18 Ocak 2014 Cumartesi

ANLIYOR AMA KONUŞAMIYOR MUSUNUZ?


Türkiye’de çok kullanılan bir sözdür: “İngilizce’yi Anlıyorum ama konuşamıyorum”. Bu cümlenin nedeni üzerine gerçekten düşündüm ve kendimce bir nedene ulaştım. Bu nedenlerden bazıları:

1.       Öğretmenlerin dersleri Türkçe anlatması

2.       Öğretmenin dersi İngilizce anlatması fakat öğrencilere yeteri kadar konuşma fırsatı vermemesi

3.       Bu iki durumun olmaması durumunda da öğrencilerin yeteri kadar pratik yapma imkanı bulamaması

4.       Konuşma sürecinde öğrencinin özgüvenini yitirmesi

Tabii teşhisleri bulunca tedavi daha kolay oluyor.

Bazı kaynaklar öğretmenin derste öğrenciden daha fazla İngilizce konuşmasını, bunun öğrenciye örnek teşkil edeceğini ve konuşma sürecinin hızlanacağını söyler. Bir bakıma bu konuya katılıyorum ama bunun arasını bulmak gerekir. Türkiye’de öğretmenler İngilizce dersini ya Türkçe anlatırlar. Aslında buna İngilizce dersi demek bile yanlıştır ya… ya da öğrenciyi dile boğarlar ve öğrenciler yabancı dilin kesinlikle öğrenilmesi imkansız bir şey olduğunu düşünürler.

Burada yapılması gereken tek şey aslında egolardan sıyrılıp seviyeye inmek “baby steps” dediğimiz adımlarla öğrenciye başarı hissi vererek ısıyı arttırmak olacaktır. Klasik de olsa kendini tanıtma aktiviteleriyle başlayıp, daha sonra öğretilen her yapıda mutlaka her öğrencinin üç dört cümle kurmasına fırsat verilmelidir.

Son olarak da en hassas noktalardan birisi olan hata düzeltme durumu var. Bazı kaynaklar hataların düzeltilmemesi gerektiğini söylese de ben buna katılmıyorum. Kullandığımız dile dikkat ettikten sonra hata düzeltmede sıkıntı yok ama ne olursa olsun bu düzeltmeler konuşmanın sonunda yapılmalıdır. Öğrenci her hata yaptığında sözü kesilip düzeltildiğinde yaşayacaklarını tahmin etmek çok da zor değil…

Önerileriniz için mutlaka yazın thsncl@hotmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder